büyük konuşma ne demek?
Big talk.
big
- Büyük, çok, fazla, övünerek, yüce gönüllükle
- Büyük, iri, kocaman, cüsseli
- Gebe
- Büyümüş
- Mühim, etkili
- Yüksek ruhlu, a1i
- Yuksek Big Ben ingiliz parlamento binasındaki büyük saat ve çanı
büyük konuşmak
Talk large, boast, talk big.
büyük kol
- Yeniçeri ağasının, buyruğu altındaki kimselerle birlikte sadrazama yaptığı ziyaret.
konuşma
- Konuşmak işi
- Görüşme, danışma, müzakere.
- Dinleyicilere bilim, sanat, edebiyat vb. konularda bilgi vermek için yapılan söyleşi, konferans
- Bk. söyleşme
Oration.
Spiel.
Utterance.
Lecture.
Discussion.
Speech.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
büyük konuşmakbüyük kolbüyük komutbüyük kovabüyük kozbüyükbüyük küçük harf ayırsamalıbüyük 8büyük 8 mmlik alıcıbüyük 8 mmlik göstericibüyük 8 yöntemibüyük abdestbüyük abdest yapmakbüyük abdesti gelmekbüyük açıklıklı mercekbüyübüyü bilayınbüyü bozmakbüyü dönemibüyü gibikonuşmakonuşma aygıtıkonuşma azalımıkonuşma biçimindekonuşma borusukonuşma bozukluğukonuşma cihazıkonuşma çizgisikonuşma çözümlemesikonuşma dilikonuşkonuşamazlıkkonuşankonuşan bebekkonuşan kimse