yolsuz ne demek?

  1. Yolu olmayan

    Bu dik, sarp ve yolsuz dağları arabalar, katırlar ve otomobillerle aşacaksınız.

    F. R. Atay
  2. Yavaş giden (taşıt).
  3. Kurallara aykırı, uygunsuz, yöntemsiz, düzensiz, yersiz, usulsüz, nizamsız

    Kaymakamın yolsuz icraatı, hususi hayatı hep burada konuşulur, kasabanın olup biten işleri hep burada öğrenilirdi.

    R. H. Karay
  4. Törelere, toplumun görüşüne aykırı davranan

    Babam böyle yolsuz bir adam olsaydı anam ne yapardı.

    M. Ş. Esendal
  5. (en)Lawless.
  6. (en)Unlawful.
  7. (en)Improper.
  8. (en)Irregular.
  9. (en)Trackless.

yolsuz kazanç

  1. (en)Rake off.

yolsuz ve yöntemsiz borçlanma

  1. Para çalma, yazılımlarda düzmecilik ve değişiklik yaparak aşırma yolu ile yolsuz ve yöntemsiz bir biçimde borçlanma.
  2. (en)Lapsing.
  3. (fr)Lapement

Türetilmiş Kelimeler (bis)

yolsuz kazançyolsuz ve yöntemsiz borçlanmayolsuz yöntemsizyolsuzlukyolsuzluk yapan kimseyolsuzluk yapmakyolsularyolyol açan kimseyol açıklığı dilemekyol açınyol açma
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın