yüreğine oturmak ne demek?

  1. Çok üzülmek.
  2. Çok üzmek: “İşte, yine başındaki bu dert de gelip yüreğine oturmuştu.” -S. F. Abasıyanık.

çok

  1. Sayı, nicelik, değer, güç, derece vb. bakımından büyük ve aşırı olan, az karşıtı
  2. Aşırı bir biçimde
  3. (en)Galore.
  4. (en)Great.
  5. (en)Handsome.
  6. (en)Infinite.
  7. (en)Like blazes.
  8. (en)Perfectly.
  9. (en)Power of.
  10. (en)Profu.

yüreğine od düşmek

  1. Felakete uğramak, çok üzülmek: “Adam odur ki komşusunun ineği dişi doğurdu der, yüreğine od düşer.” -M. Ş. Esendal.

yüreğine ateş düşmek

  1. Büyük bir acı çekmek, çok üzülmek.
  2. Büyük bir acıya uğramak.

oturmak

  1. Vücudun belden yukarısı dik duracak biçimde ağırlığı kaba etlere vererek bir yere yerleşmek
  2. Bu biçimde yerleştiği yerde kalmak
  3. Uygun gelmek, ölçüleri tam olmak
  4. Bir yerde sürekli olarak kalmak, ikamet etmek
  5. Hiçbir iş yapmadan boş vakit geçirmek, boş durmak.
  6. Toprak veya yapı çökmek, aşağı inmek.
  7. Biriyle beraber yaşamak
  8. Bir işi yapmakta olmak, bir işe başlamak üzere olmak
  9. (en)Sit down.
  10. (en)Be seated.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

yüreğine od düşmekyüreğine ateş düşmekyüreğine dert olmakyüreğine inmekyüreğine kar yağmakyüreğine su serpilmekyüreğine su serpmekyüreğinden geçmekyüreğinden gelmekyüreği ağzına gelmekyüreği ağzındayüreği bayılmakyüreği burkulmakyüreği çarpmakoturmakoturmakçıoturmaoturma alanioturma belgesioturma bildirgesioturma bildirimioturoturacağı yeri ayarlamakoturacakoturacak yeroturacak yer sağlamaotu biçip kurutmakotu çek, köküne bakotuk
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın