yüreğine inmek ne demek?
- Ansızın ölmek.
To be struck with great fear.
ansızın
- Hiç hatıra gelmedik bir sırada, ani, anide, aniden, ansız, apansız, apansızın, birden, birdenbire, dangadak, durup dururken, gürpedek, larpadak, patadak, pattadak, rappadak, şakkadak, şapadanak, şappadak, şırakkadak, yekin yekin, bedaheten, defaten, fücceten, nagehan, vehleten
Unexpectedly.
Suddenly.
All of a sudden.
Bang.
Out of the blue.
Instantaneous.
For a wonder.
yüreğine ateş düşmek
- Büyük bir acı çekmek, çok üzülmek.
- Büyük bir acıya uğramak.
yüreğine dert olmak
- Başkasının herhangi bir davranışı, sonradan kendisi için sürekli bir üzüntü kaynağı olmak.
inmek
- Yüksekten veya yukarıdan aşağıya doğru gelmek, çıkmak karşıtı.
- Bir taşıt veya binek hayvanından yere basmak
- Dağ, tepe vb. yüksek bir yerden gelmek.
- Bir yerden başka bir yere gitmek, varmak
- Konaklamak
- Alçalıp eski durumuna dönmek.
- Fiyatı düşürmek.
- Değeri düşmek.
Go down.
Come down.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
yüreğine ateş düşmekyüreğine dert olmakyüreğine kar yağmakyüreğine od düşmekyüreğine oturmakyüreğine su serpilmekyüreğine su serpmekyüreğinden geçmekyüreğinden gelmekyüreği ağzına gelmekyüreği ağzındayüreği bayılmakyüreği burkulmakyüreği çarpmakinmekinmek gemideninmeinme inmekinme veya felce aitinmainmate