worst case ne demek?

  1. En kötü durum

en

  1. Bir yüzeyde boy sayılan iki kenar arasındaki uzaklık, genişlik, boy, uzunluk karşıtı.
  2. Hayvanlara veya eşyaya vurulan damga, işaret.
  3. Başına geldiği sıfatların üstün derecede olduğunu gösteren kelime
  4. Bir filmin iki kenar arasında kalan, filmlerin çeşitlerine göre değişen ve filmlerin boylarını belirleyen uzunluğu.
  5. Erime noktasının kısaltılmış şekli.
  6. Hlk. Hayvanların kulaklarına vurulan damga.
  7. Bk. genişlik
  8. (en)This must not be confused with -en corresponding in Old English to the AS.
  9. (en)Infinitive ending -an.
  10. (en)See Em.

worst

  1. Yenmek, alt etmek
  2. En fenası, en kötüsü
  3. En fena surette, en kötü şekilde
  4. En kötü şey, en fena durum
  5. Yenmek, mağlup etmek, üstün gelmek

worsted

  1. Bükme yün, yün ipliği.
  2. Taranmış (yün), yün iplikten dokunmuş

case

  1. Kutulamak, yerine koymak (kasa, kilif vb.)
  2. Kaplamak, ciltlemek, örtmek
  3. Dava
  4. Vaka
  5. Durum, vaziyet, hal
  6. Kasa
  7. Mesele, problem
  8. Hasta
  9. Gözetlemek, dikizlemek
  10. Ismin hallerinden biri

Türetilmiş Kelimeler (bis)

worstworstedworsted yarnworseworse and worseworse luckworse offworse stillworcationworcesterworcester sosworcestershireworcestershire saucecasecase analysiscase and end punctuationcase approachcase bearing clothes mothcase bookcase by casecase conferencecase conversioncase depthcascasacasabacasaba meloncasablanca
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın