to get upset ne demek?
- Huylanmak
huylanmak
- Kuşkulanmak, işkillenmek, pirelenmek, tedirgin olmak
- Hayvan, ürküp sinirlenmek.
- Kapı boşluğunun alt yanında bulunan alçak basamak
- Kapı ağzında basamağın konulabileceği yer
- Başlangıç yeri, başlangıç noktası, yakını.
- Karalar üzerinde veya deniz diplerinde birbirine komşu iki çukurluğu ayıran tümsek biçiminde, üzeri çoğu kez düz kabartılar.
- Telli çalgılarda üzerine tellerin bindiği köprü.
- Bir tepkinin başlamasında, ortaya çıkmasında etkili olan ruhsal, fizyolojik nokta.
To become uneasy.
To get nervous.
to get up
- Kalkmak
to get up on
- Binmek
get
- Satın almak
- Varmak, gelmek
- İdrak etmek, kavramak
- Canına okumak
- Almak, edinmek
- Yavru, hayvan yavrusu.
- Ele geçirmek elde etmek, tedarik etmek
- Yakalamak
- Getirmek, götürmek
- Hazırlamak
upset
- Üzmek.
- Alabora etmek
- Sinirlendirmek
- Keyfini kaçırmak, devirmek, altüst etmek, bozmak, bulandırmak, devrilmek, altüst olmak, bozulmak
- (-set,-ting) devirmek
- Altüst etmek
- Keyfini bozmak
- Bozguna uğratmak, beklenmedik anda yenmek
- Midesini bozmak
- Altüst olmuş, bozulmuş.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
to get upto get up onto get up speedto get uglyto get under wayto get undressedto get uneventoto a callto a certain degreeto a conversationto a crumbto a dayto a degreeto a distanceto a faultto a great extenttt 1t 3T antijenleriT bağımlı antijengetget a bad nameget a ball out of smthget a ball out of smth.get a bang onget a bang out ofget a bashingget a beatingget a cameraget a charge out ofgegeangeanticlinegeargear and tackle