the younger generation ne demek?

  1. Gençlik

gençlik

  1. Genç olma durumu, ihtiyarlık karşıtı
  2. İnsan hayatının ergenlikle orta yaş arasındaki dönemi
  3. Genç insanların bütünü
  4. Genç bir kimsenin tutumu, toyluk, deneyimsizlik
  5. İnsan hayatının ortalama olarak on altı ile yirmi beş yaşları arasına rastlayan dönemi.
  6. Gençlerden oluşan topluluk.
  7. (en)Youthful.
  8. (en)Youth.
  9. (en)Youthfulness.
  10. (en)Juvenility.

the

  1. Belirli durumlarda isimden önce kullanılır
  2. O (tarif edatı, harfi tarif, belirtme sıfatı)
  3. Ne kadar, o kadar (mukayese sıfatlarından evvel)

the 1967 borders

  1. 1967 sınırları, yeşil hat, Bağımsızlık Savaşı sonrasında ateşkes anlaşmalarında oluşturulan sınırlar (İsrail Tarihi)

younger

  1. Daha genç
  2. Küçük

generation

  1. Üretme, üretim, oluşturma
  2. Bkz. jenerasyon
  3. Doğuş, doğuruş, tenasül
  4. Nesil, soy, zürriyet, batın
  5. Vasat olarak insan nesli farzedilen otuz yıl
  6. Kuşak, dünyaya getirme

Türetilmiş Kelimeler (bis)

thethe 1967 bordersthe 1st cervical vertebrathe 2004 tsunamithe 80 20 rulethe a teamthe abcthe abc powersthe ablativethe ablative caseththa sackthaithai boxingthai citizenyoungeryoungestyoungyoung adultyoung ambitionyoung and freshyoung and oldyouyou allyou and meyou are a beautyyou are bothering me
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın