sol eğilimli ne demek?
- Dünya görüşü solculuğa yatkın olan.
sol
- Vücutta kalbin bulunduğu tarafta olan, sağ karşıtı.
- Bu taraftaki yön.
- Sosyalizme yakın görüşte olan grup.
- Boksta sol yumrukla vuruş.
- Gam dizisinde fa ile la arasındaki ses.
- Bu sesi gösteren nota işareti.
- Sıvı hâlde bir kolloit ya da süspansiyon.
- Bir sıvı ortamda bir katının kolloidal boyutta dağılmasıyla oluşan çözelti.
- Güneş.Dgr.: anat. sol
- Sıvı h
sol açık
- Futbolda sol başta bulunan oyuncu.
- Bir takımın akıncı katında yer alan oyunculardan sol başta bulunanı.
Outside left.
eğilimli
- Eğilimi olan, istekli, meyyal, mail.
Having a tendency to.
Disposed.
Inclined.
Affected.
Inclinable.
Liable.
Slant.
Slanting.
Vulnerable.