ser verip sır vermemek ne demek?
- Sır vermeyen, dürüst ve güvenilir bir kimse olmak.
ser
- Baş, kafa.
- Başkan, reis.
- Limonluk.
- Bk.Serin
- Baş. Tepe. Uç. Nihayet. Zirve. Gaye.
- Yumurtlamak.
- İntikam, öç almak. (Osmanlıca'da yazılışı: se'r)
- Granülsüz endoplazmik retikulum.
Conservatory.
Greenhouse.
ser çavuş
- Bk. başçavuş
sır
- Bazı nesnelere parlaklık verme, dış etkilerden koruma, sızmalarını önlemk vb. amaçlarla sürülen, saydam veya donuk vernik.
- Aynaların arkasına ve kaplama metal eşyanın yüzüne sürülen ince tabaka.
- Varlığı veya bazı yönleri açığa vurulmak istenmeyen, gizli kalan, gizli tutulan şey
- Aklın erişemediği, açıklanmayan veya çözülemeyen şey, giz, gizem
- Bir işin, bir şeyin dikkat, yetenek, deneyim ve sezgi yardımıyla kavranabilen en zor, en ince yanı.
- Bir amaca ulaşmak için kullanılan, başvurulan özel ve gizli yöntem.
- Bk. gizem
- Bk. giz
- (Bak: Sırr)
Secret.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
serser çavuşser esvabıser gulam ı bakıser hafiyeser halifeser kırtası i mırıser kurenaser mimaran ı hassaser müneccim i hassasese constituer prisonnierse defendendose desimalse perdreverip veriştirmekveriveri açıklama diliveri açıklama kitaplığıveri adıveri ağıverver kaçver yiyeyim, ört uyuyayım gözle, canım çıkmasınveraveracious