sırça ne demek?

  1. Cam

    Mermere düşen sırça gibi tuz buz oldu.

    A. Gündüz
  2. Camdan yapılmış

    Kadınlar kollarında birçok sırça bilezikler taşırlardı.

    Y. K. Beyatlı
  3. (en)Glass.
  4. (en)Broken glass.

cam

  1. Soda veya potas katılmış silisli kumun ateşte eritilmesiyle yapılan sert, saydam ve çabuk kırılır cisim.
  2. Tümü veya bir bölümü bu maddeden yapılmış, sırça
  3. Pencere
  4. Kadeh, içki.
  5. Bk. hücre yapışma molekülleri, kalmodulin
  6. Alkali metallerle, toprak alkali ya da ağır metallerin silikatlarının eritilmiş karışımından pluşan, sert, biçimsiz, kırılgan ve genellikle saydam nesne. (Katkı özdekleriyle, ayrı amaçlarda kullanılacak türleri yapılır.)
  7. Kalmodulin.
  8. Cam, şişe, bardak, sırça.
  9. (en)Turning or sliding piece which, by the shape of its periphery or face, or a groove in its surface, imparts variable or intermittent motion to, or receives such motion from, a rod, lever, or block brought into sliding or rolling contact with it.
  10. (en)Curved wedge, movable about an axis, used for forcing or clamping two pieces together.

sırça köşkte oturan komşusuna taş atmamalı

  1. Insan kendinde herhangi bir kusur varken başkalarını aynı kusurla suçlamamalıdır.

sırça saray

  1. (en)Glasshouse.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

sırça köşkte oturan komşusuna taş atmamalısırça saraysırçansırsır açmaksır çatlağısır çatlamasısır doluSIsı birimlerisıabSIADHsıba
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın