sık sık iş değiştirme ne demek?
Job hopping.
job
- Iş yapmak, ufak tefek işler yapmak, komişyonculuk yapmak, kiraya vermek, kiralamak, zimmetine geçirmek, görevi kötüye kullanmak, işe yerleştirmek
- Iş, görev, vazife, memuriyet
- Hizmet
- Dalavere, hileli iş
- (-bed, -bing) iş vermek
- Kira ile tutmak
- Komisyonculuk yapmak
- Kişisel çıkarı için resmi işe girmek
- Götürü iş yapmak.
- Eyüp
sık
- Benzerleri veya parçaları arasında çok az aralık bulunan, seyrek karşıtı.
- Çok bulunan, çok rastlanan.
- Kısa zaman aralıklarıyla, az aralıklarla.
- Aralıksız olarak, aralarında az aralık bırakarak.
Dense.
Close.
Thick.
Often.
Frequent.
Thickly.
sık ağaçlı
Thicketed.
sık
- Benzerleri veya parçaları arasında çok az aralık bulunan, seyrek karşıtı.
- Çok bulunan, çok rastlanan.
- Kısa zaman aralıklarıyla, az aralıklarla.
- Aralıksız olarak, aralarında az aralık bırakarak.
Dense.
Close.
Thick.
Often.
Frequent.
Thickly.
iş
- Bir sonuç elde etmek, herhangi bir şey ortaya koymak için güç harcayarak yapılan etkinlik, çalışma
- Bir değer yaratan emek.
- Birinden istenen hizmet veya birine verilen görev
- Sanayi, ticaret, tarım, maliye vb. alanlara ilişkin ekonomik etkinliklerin bütünü.
- Kamu yararına yapılan işler.
- Herhangi bir yere düzen verici, günlük yaşayışı sağlayıcı her türlü çalışma.
- Geçim sağlamak için herhangi bir alanda yapılan çalışma, meslek
- İş yeri
- Bir mal veya hizmet üretmek için harcanan emek.
- Tarım, sanayi ve hizmetler gibi çeşitli iktisadi alanlarda yürütülen etkinlikler.