propensity to invest ne demek?
- Yatırım eğilimi
yatırım
- Yatırma işi.
- Parayı, gelir getirici, taşınır veya taşınmaz bir mala yatırma, mevduat, plasman.
- Millî ekonominin veya bir ticaret kuruluşunun üretim ve hizmet gücünü artırıcı nitelikte olan aktif değerlerine yapılan yeni eklemeler, envestisman.
- Bir çıkar veya kazanç sağlamak için yapılan davranış.
Capital goods.
Hedge.
Enterprise.
Deposit.
Investment plasman.
Envestisman.
propensity to import
- Dışalım eğilimi
propensity to consume
- Tüketim eğilimi
to
- -e
- -e doğru, yönüne doğru, tarafına
- Ile
- -e kadar, -e değin, derecesine kadar
- -e dair
- -e nazaran, -e nispetle
- -e göre
- Hakkında, için
- Mak, mek (mastar edatı).
- -e dogru
invest
- Donatmak, sarmak
- Yetki vermek
- Yatırmak
- (para, güç, zaman) sarfetmek
- Memuriyete koymak
- (salahiyet) vermek
- Giydirmek, kuşatmak
- Yatırım yapmak