pressed ne demek?

  1. Press
  2. Sıkışmış
  3. Bastırılmış
  4. Sıkışık, sıkışmış, ütülenmiş, preslenmiş, sıkıştırılmış

press

  1. Baskı yapmak.
  2. Basmak
  3. Sıkıştırmak, zorlamak, üstüne düşmek, ısrar etmek.
  4. Zorla hizmete almak
  5. Askerliğe, özellikle bahriyeye zorla alma
  6. Basın, basılmış şeyler ve özellikle gazeteler
  7. Basın mensupları
  8. Gazete yazısı
  9. Bahriye hizmetine zorlamak
  10. Matbaa makinası

pressed caviar made of mullet roe

  1. Botarya

pressed down

  1. Basık

Türetilmiş Kelimeler (bis)

pressed caviar made of mullet roepressed downpressentimentpresserpresser footpresspress a chargepress agencypress agentpress associationprespres edilmis mayapres makinesipres suyupres taktiği
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın