place holder ne demek?

  1. Yer tutucu

yer

  1. Yerküre.
  2. Bir şeyin, bir kimsenin kapladığı veya kaplayabileceği boşluk, mahal, mekân
  3. Gezinilen, ayakla basılan taban
  4. Bulunulan, yaşanılan, oturulan şehir, kasaba, mahalle
  5. Durum, konum, vaziyet.
  6. Ülke, bölge.
  7. Görev, makam
  8. Önem.
  9. Dışarıdaki çevirimlerin gerçekleştirildiği uzay.
  10. Bk. bölge

place hunter

  1. Mevki avcısı

place a bet

  1. Bahse girmek.

holder

  1. Elinde bulunduran kimse
  2. Kap, tutacak
  3. Tutan şey
  4. Kulp, tutamak, tutamaç
  5. Hamil, sahip
  6. Kiracı

Türetilmiş Kelimeler (bis)

place hunterplace a betplace an orderplace attributeplace basamakplace betplaceplace cardplace contradiction connectiveplace filled with ruinsplace for military serviceplacabilityplacableplacardplacard toplacateholderholder eldeciholder esitsizligiholder in due courseholder of accountholder on trustholders inequalityholdenholdhold a brief for smbhold a brief for smb.hold a child back a yearhold a crowd backholhol kasaholaholanda parasıholandaca
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın