oduncunun gözü omçada, dilencinin gözü çömçede ne demek?
- Herkes işine yarayan şeyi elde etmeye çalışır.
oduncu
- Odun kesen veya satan kimse
Woodcutter.
Timberman.
Woodsman.
Woodman.
Hewer.
Lumberjack.
Seller of firewood.
oduncu bıçkısı
- Uçlarına doğru daralan, geniş ve uzun lamalı bıçkı. İki tarafındaki saplarından tutularak kullanılır.
göz
- Görme organı.
- Bazı deyimlerde, görme ve bakma.
- İyi veya kötü nitelikler, tutkular, duygular anlatan bakış.
- Bakış, görüş.
- Suyun topraktan kaynadığı yer, kaynak
- Delik, boşluk
- Çekmece.
- Terazi kefesi.
- Bk. ada.
- Kartlar üzerinde açılan ve içerisine mikrofilm parçası geçirilen delik.