last seat availability ne demek?
- Son boş koltuk
son
- Şimdiki zamana en yakın zamandan beri olan veya bu zamanda yapılmış, olmuş olan, ilk karşıtı
- En arkada bulunan.
- Artık ondan ötesi veya başkası olmayan
- Uç, sınır.
- Olanca
- Bir şeyin en arkadan gelen bölümü, bitimi, nihayet, akıbet.
- Olum.
- Etene.
- Etene.
- Bk. eş
last
- Sonuncu
- Dayanmak, yetmek
- En son, son olarak
- Son
- Sürmek, devam etmek
- Geçen, önceki, evvelki
- En sonraki, en gerideki
- Kundura kalıbı
- Sürmek, baki olmak, devam etmek, dayanmak
- Bozulmamak, bitmemek, tükenmemek
last but not least
- Son fakat aynı derecede önemli.
seat
- Kokmak.
- Oturtmak, yerleştirmek, almak (salon), oturağını tamir etmek, oturma yerini onarmak, kıçını tamir etmek (pantolon), yerine oturtmak
- Oturulacak yer, iskemle, sandalye
- Insan kıçı
- Yer, mahal, mevki, kürsü
- Merkez, konut
- Meclis veya borsada üyelik hakkı
- Oturuş
- Mak
availability
- Bulunma, mevcut olma
- Geçerlilik, geçerlik
- Müsait olma, hazır bulunma
Türetilmiş Kelimeler (bis)
lastlast but not leastlast but onelast chancelast come first servedlast comerlast consumption datelast decadelast ditchlast ditch effortlaslas ülkesilas vegaslasalasafseatseat beltseat belt emniyet kemeriseat in the house of commonsseat of governmentseat oneselfseat rotationseat selectionseat stayseat toseasea accidentsea airsea anchorsea anemon