kriz geçirmek ne demek?

1. Bir organda birdenbire fizyolojik değişiklik olmak.
2. Throw a fit.

kriz

1. Bkz. nöbet, atak
2. Bir organda birdenbire ortaya çıkan fizyolojik bozukluk
3. Bir kimsenin yaşamında görülen ruhsal bunalım.
4. Bir şeyin çok kıt bulunması durumu.
5. Bir şeye duyulan ani ve aşırı istek.
6. Bir toplumun, bir kuruluşun veya bir kimsenin yaşamında görülen güç dönem, bunalım, buhran
7. Bk. bunalım
8. Bunalım
9. Hastalığın dönüm noktası, hastanın iyileşeceği veya öleceğinin belli olduğu an.
10. Aniden gelişen şiddetli belirtilerle ayırt edilen nöbet, hastalık nöbeti.

kriz masası

1. Bir afetin zararlarını belirlemek ve yardım çalışmalarını yürütmek amacıyla geçici bir süre için uzmanlardan oluşturulan kurul.

geçirmek

1. Geçme işini yaptırmak, geçmesini sağlamak.
2. Bir şeyi bir yandan öbür yana götürmek
3. Bir şeyi bir yerden başka yere taşımak, nakletmek.
4. Tespit etmek, yazmak, kaydetmek
5. Bir şeyi kendisine ayrılmış olan yere yerleştirmek, takmak
6. Yola çıkan birini uğurlamaya gitmek, selametlemek, teşyi etmek.
7. Bir süre yaşamak, oturmak, kalmak
8. Giymek, giyinmek
9. See smb.
10. To the door.

Türetilmiş Kelimeler (bis)