kendine mal etmek ne demek?
- Benimsemek ya da saymak.
To appropriate.
kendine maletme
Seisin, arrogation, appropriation, seizin.
kendine maletmek
- Bkz. kendine mal etmek
Arrogate to oneself, appropriate, commandeer, embezzle.
mal
- Bir kimsenin, bir tüzel kişinin mülkiyeti altında bulunan, taşınır veya taşınmaz varlıkların bütünü
- Büyükbaş hayvan
- Alınıp satılabilen her türlü ticaret eşyası, tüccar malı, emtia.
- Bayağı, aşağılık, kötü kimse
- Esrar.
- Orospu.
- İnsan gereksinimlerini doğrudan veya dolaylı olarak karşılama özelliğine sahip her türlü nesne.
- Yanlış, kötü ve hasta anlamında kullanılan ön ek
- Eskiden çok fazla hastalığı belirtmek için kullanılan kelime
- Fık: Bir kimsenin tasarrufunda bulunan kıymetli, lüzumlu şey. (Varlık, servet, para, ticaret eşyası gibi.)
etmek
- Bir işi yapmak
- Bir durumu ortaya çıkarmak.
- "İyi, kötü" zarflarıyla birlikte davranmak.
- Bulmak, erişmek
- Birini bir şeyden yoksun bırakmak.
- Herhangi bir değerde olmak
- Vermek.
- Eşit değer kazanmak.
Step.
Say.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
kendine maletmekendine maletmekkendine mahsuskendine acımakendine aşık olan adamkendine aşırı güvenenkendine aşırı güvenmekendine ayrılan sürekendine bağlamakendine bakmakkendine başvurmakendine benzemekendine çeki düzen vermekkendinkendincekendince simgekendincelikkendindemalmal adama hem dost, hem düşmandırmal aktarımımal alıcısımal alındısımal anlaşmasımal bedeli sigorta taşımamal bedeli taşımamal belgeleri karşılığı borçmal beyanımaMa cherema dun üş şuurma fevkat tabiiyema i cari