kemik gövdesi ne demek?

  1. (Yun. dia: içinden; phyein: ileri götürmek) Kol ve bacak kemiklerinin iki ucu arasında kalan orta bölgesi. Diyafiz.
  2. (en)Diaphysis.
  3. (al)Diaphyse
  4. (fr)Diaphyse

kemik gözesi

  1. (karşılık: osteosit), (Yun. osteon = kemik, Yun. kytos = boşluk), Kemik dokusunun göze arası maddesi içine dağılmış ve osteoplast denen boşluklar içinde bulunan göze.
  2. (en)Bone celi.
  3. (al)Knochenzelle
  4. (fr)Cellule osceuse
  5. (la)Osteon, kytos

kemik gibi

  1. Pek kuru, katı, sert; sağlam.
  2. (en)Bony.

gövde

  1. Bir şeyin asıl bölümü.
  2. İnsan bedeninde baş, kol ve bacaklar dışında kalan bölüm.
  3. Hayvanlarda baş, ayak ve kuyruktan, ağaçlarda kök ve dallardan geri kalan bölüm.
  4. Kesilmiş hayvanın, sakatatları alındıktan sonraki durumu.
  5. İsim ve fiil köklerinden yapım ekleriyle türetilmiş kelime.
  6. Sesini elektrik ve yardımcı düzenekler aracılığıyla duyurabilen telli çalgıların içi dolu geniş bölümü.
  7. Bkz. korpus, turunkus
  8. Bk. kubuz.
  9. Alıcı, gösterici, basım aygıtı gibi çeşitli aygıtların temel düzeneğini taşıyan bölüm.
  10. Bitkilerde yaprak ve üreme organlarını taşıyan genelde toprak üstünde olan yapılar.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

kemik gözesikemik gibikemikkemik ağrısıkemik apsesikemik atmakkemik atrofisikemik bankasıkemik başıkemik bilimcikemik bilimikemik boşlukkemikemick processkemick sürecikemiğin dev hücreli tümörükemiğin fibröz displazisigövdesizgövdesizlikgövdeselgövdegövde açınığıgövde ağırlığıgövde alıştırmalarıgövde almaşımı
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın