high level language ne demek?
- Yüksek dereceli dil,yüksek düzeyli dil
high
- Büyük vites
- Rekor, zirve, uçma
- Barometrenin yüksek olduğu bölge
- Argo esrar tesiri altında olma
- Yüksek, ali
- Kendini beğenmiş, azametli
- Yüce, muhteşem
- Mağrur, kibirli
- Tiz, yüksek perdeden
- Kokmuş (et)
high accuracy
- Yüksek doğruluklu
level
- Düz yüzey haline getirmek
- Muvazeneli, muntazam
- Seviye, kademe
- Düzey
- Nişan almak
- Tesviye aleti
- Yatay hat, yüzey
- İrtifa sathı
- Derece
- Düz, düzlem, yatay, ufki
language
- Dil
- Konuşma kabiliyeti
- Lisan, mesleki dil
- Herhangi bir ifade tarzı
- Bir kabileye veya bir yere mahsus lehçe
- Kompütör lisanı
Türetilmiş Kelimeler (bis)
highhigh accuracyhigh algebrahigh alloy steelhigh altitudehigh altitude aircrafthigh altitude bombinghigh altitude diseasehigh altitude enginehigh altitude flighthigglehiggledy piggledyhiggledypiggledyhigglerhigglinglevellevel adjustmentlevel arealevel bombinglevel compensatorlevel crossinglevel downlevel headedlevel hypersurfacelevel indicatorleveatleveelevee en masseleveen shuntLeVeen şantı