hela dönen şey ne demek?
 Whirl Whirl
whirl
- Fırıldanmak, hızla dönmek
- Hızla gitmek veya gelmek
- Dönmek
- Fırıldatmak, hszla çevirmek
- Hızla dönüş veya döndürüş
- Telâş, acele
- Çevrinti, çevri
- Hela dönen şey
- Koşuşma
- Günlük olaylann bir birini hızla takip etmesi
hela
- Tuvalet.
- Korku.
 Toilet. Toilet.
 Goddess of the dead and queen of the underworld. Goddess of the dead and queen of the underworld.
 Lavatory. Lavatory.
 Urinal. Urinal.
 Water closet. Water closet.
 La john. La john.
 Closet. Closet.
 John. John.
hela çukuru
- Yapı dışına yapılan helanın alt tarafındaki çukur.
- Bk. hela çukuru
dönen
 Swimming. Swimming.
 Grant, donate, gift. Grant, donate, gift.
şey
- Madde, eşya, söz, olay, iş, durum vb.nin yerine kullanılan, genellikle belirsiz anlamda söylenen bir söz. Kararsızlık ifade biçimi.
- Nesne, madde
- Kararsızlık durumunda muhtelif sorulara cevap için tercih edilen bir ifade biçimi.
- (Günlük dilde) Herhangi bir düşünce konusunu göstermeğe yarayan belirsiz terim. (Felsefede) 1- Düşünen bilincin konusu olabilen, gerçekte var olmayıp da yalnızca düşünülmüş olan herşey. Bu anlamda: düşünce nesnesi = ens rationis. 2- Kişiye karşıt olarak: Bilinçten yoksun varlık. 3- Gerçek olan, bilincin dışında, kendi başına var olan tek nesne (ens reale). Böyle bir var olan, tek nesne olarak niteliklerin taşıyıcısı töz diye de anlaşılır. 4- Duyularla kavranabilen cisimsel nesne.
- Bk. nesne
 Stuff. Stuff.
 Object. Object.
 Matter. Matter.
 Article. Article.
 Affair. Affair.
