hasan ne demek?

Kökeni: Arapça

  1. Hasan B. Ali B. Ebi Talib: Ali (R.A.)’ın büyük oğlu. Peygamber efendimizin torunu.
  2. Namahremden korunur üzere olmak, korunmak.
  3. Güzellik, iyilik, hüsn sahibi olmak.
  4. İyi ve hayırlı iş.
  5. Hoş, iyi.
  6. Güzel.

hasanalp

  1. Hasan-alp.

hasandede üzümü

  1. Kırıkkale çevresinde ve özellikle Hasandede yöresinde yetiştirilen, siyah renkli, uzun ve etli bir tür üzüm.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

hasanalphasandede üzümühasanehasanethasanı basrihasankeyf tütünühasanpaşa köftesihasahasabhasadhasadethasafehashas a bee in his bonnethas a belly fullhas a big mouthhas a bone to pick with
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın