hakimane ne demek?
- Buyururcasına, hükmedercesine
Fikirlerini anlattığı vakitlerdeki hâkimane ve müstehzi sesiyle söyledi.
P. Safa - Bilgece.
- Hükmederek, hakim olarak. Hakime yakışır tarzda. (Osmanlıca'da yazılışı: hâkimane)
- Buyururcasına, hükmedercesine.
Wisely, philosophically.
Wise, philosophical (words, talk).
hakim
- Egemenliğini yürüten, buyruğunu yürüten, sözünü geçiren, egemen; duygu, davranış vb. yi istenciyle denetleyebilen (kimse).
- Egemenliğini yürüten, buyruğunu yürüten, sözünü geçiren, egemen
- Başta gelen, başta olan, baskın çıkan.
- Duygu, davranış vb.ni iradesiyle denetleyebilen (kimse)
- Yüksekten bir yeri bütün olarak gören.
- Yargıç
- Benzerleri arasında güç ve önem bakımından başta gelen, dominant, başat.
- Tanrı.
- Bilge.
- Bk. yargıç
hakim anane
- Bk. egemen gelenek
- Bk. egemen görenek