hücum ne demek?

1. Saldırma, saldırı, saldırış

   Bizdik o hücumun bütün aşkıyla kanatlı / Bizdik o sabah ilk atılan safta yüz atlı.

   Y. K. Beyatlı

2. Üşüşme, bir yere toplanma.
3. "İleri" anlamında kullanılan bir seslenme sözü.
4. Sert eleştiri.
5. Gol atmak veya sayı kazanmak amacıyla yapılan akın, hamle.
6. Bk. akın
7. Saldırma. Hamle ile ileri atılmak.
8. Bully.
9. Onset.
10. Assault.
11. Attack.
12. Breakthrough.
13. Onrush.
14. Push.
15. Sortie.
16. Charge.
17. Storming.
18. Rush.
19. Rushing together.
20. Verbal attack.
21. Strong criticism.
22. Aggression.
23. At them.
24. Incursion.
25. Onslaught.
26. Pressure.

akın

1. Kalabalık bir şeyin arkası kesilmeyen bir geliş durumunda olması.
2. Gol atmak veya sayı yapmak amacıyla karşı takımın sahasına doğru genellikle topluca girişilen hücum.
3. Bir şeyin yoğun bir halde gelişi ya da gidişi
4. Kazak-Kırgız Türklerinin saz şairlerine verdiği ad.
5. Sayı yapmak üzere karşı takım kalesine doğru genellikle topluca girişilen eylem.
6. Düşman topraklarına tedirgin etme, yıldırma, çapul gibi amaçlarla toplu olarak yapılan baskın.
7. Her engeli aşan, güçlüklerden yılmayan, hızlı hareket kabiliyetine sahip.
8. Kalabalık bir şeyin arkası kesilmeyen bir geliş durumunda olması.
9. Çevik hareketlerle düşman üstüne yürüme.
10. Ekin, harmandan alınan buğday.

hücum botu

1. - hücumbot.

hücum dozu

1. Priming dose.

Türetilmiş Kelimeler (bis)