eye drop ne demek?
- Göz damlasi
göz
- Görme organı.
- Bazı deyimlerde, görme ve bakma.
- İyi veya kötü nitelikler, tutkular, duygular anlatan bakış.
- Bakış, görüş.
- Suyun topraktan kaynadığı yer, kaynak
- Delik, boşluk
- Çekmece.
- Terazi kefesi.
- Bk. ada.
- Kartlar üzerinde açılan ve içerisine mikrofilm parçası geçirilen delik.
eye dropper
- Göz damlasi
eye drops
- Göz damlası
drop
- Damlamak, düşmek, bitmek, kesilmek, dalmak, tutulmak, alçalmak, yavrulamak, damlatmak, düşürmek, atmak, söylemek, bırakmak, kesmek, ilişkisini kesmek, görüşmemek, çıkarmak, söyleyememek (harf), öldürmek
- Damla, katre
- Az miktarda herhangi bir şey, bir yudum içki
- Damla
- Damlaya benzeyen herhangi bir şey damla şeklinde küpe
- Akide şekeri
- Pastil
- Düşme sukut
- Asma tiyatro perdesi, pano
- Düşüş uzaklığı
Türetilmiş Kelimeler (bis)
eye droppereye dropseye diagrameye diseaseeye doctoreye apertureeye appealeye balleye bankeye batheyeeye belteye bolteye broweye catchereyeyaeyadieyadii kesireeyagdropdrop a brickdrop a clangerdrop a crossdrop a curtseydrop a curtsydrop a habitdrop a hintdrop a linedrop and insertdrogdrog bilgisidrogerdrogherdrogue