en güzel giysilerini giymek ne demek?
Put on one's best bib and tucker.
en
- Bir yüzeyde boy sayılan iki kenar arasındaki uzaklık, genişlik, boy, uzunluk karşıtı.
- Hayvanlara veya eşyaya vurulan damga, işaret.
- Başına geldiği sıfatların üstün derecede olduğunu gösteren kelime
- Bir filmin iki kenar arasında kalan, filmlerin çeşitlerine göre değişen ve filmlerin boylarını belirleyen uzunluğu.
- Erime noktasının kısaltılmış şekli.
- Hlk. Hayvanların kulaklarına vurulan damga.
- Bk. genişlik
This must not be confused with -en corresponding in Old English to the AS.
Infinitive ending -an.
See Em.
en 29000 standartlar serisi
- Bk. Avrupa Standartları 29000 Serisi
güzel
- Göze ve kulağa hoş gelen, hayranlık uyandıran, çirkin karşıtı.
- İyi, hoş
- Beklenene uygun düşen ve başarı düşüncesi uyandıran.
- Soyluluk ve ahlaki üstünlük düşüncesi uyandıran.
- Görgü kurallarına uygun olan.
- Sakin, hoş (hava).
- Okşayıcı, aldatıcı, kandırıcı.
- Pek iyi, doğru.
- Hoşa giden, hayranlık uyandıran, beğenilen.
Beautiful.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
enen 29000 standartlar serisien 45001 standardıen 45002 standardıen 45003 standardıen 45011 standardıen 45012 standardıen 45013 standardıen 45014 standardıen acılı kimseee 6 banyoe 6 prosese ağe boatgüzelgüzel adayıgüzel ama ifadesiz yüzlü kimsegüzel ama kafasız kızgüzel ama yapmacıklıgüzel avrat otugüzel bir dille anlatmakgüzel bir gün.güzel durangüzel durmakgüzegüzgüz çiğdemigüz dokusugüz dönemigüz ılımı