deep set neck ne demek?

  1. Bk. set-thru

deep set

  1. Çukur, derinde olan

deep sea

  1. Açık deniz ile ilgili, denizin derinlikleriyle ilgili; denizin derinliklerine ait veya orada meydana gelen
  2. Açık deniz, kıyıdan uzakta

set

  1. (Mimarlık) Çevresi duvarlı, üstü düz, yerden yüksek yer. a. bk. balkon.
  2. Toprağın kaymasını veya suyun akmasını önlemek için yapılan kalın duvar.
  3. Bulunulan yerden daha yüksekte kalan düzlük.
  4. Kurmak
  5. Takım
  6. Belirlenmiş.
  7. Koymak; yerleştirmek, takmak, hazırlamak; düzenlemek; ayarlamak, belirlemek; batmak (güneş), batmak; yapmak; kararlaştırmak; dizmek; dikmek, ekmek; şekil vermek; kuluçkaya yatırmak; kakma işi yapmak (taş); süslemek; yazmak, çizmek
  8. Oturtmak.
  9. Tiyatro dekor, stüdyo düzlüğü
  10. Ateşli silahlarda namlunun içindeki helisin çıkıntı bölümü.

neck

  1. Çalgının sap kısmı
  2. Boyun
  3. Boyun gibi şey
  4. İki kara parçasını birleştiren dil, kıstak
  5. Boğaz
  6. Kellesini uçurmak
  7. Sarmaş dolaş olmak [amer.]

Türetilmiş Kelimeler (bis)

deep setdeep seadeep sea fishingdeep sea waterdeep seateddeepdeep acid etchingdeep bluedeep browndeep chargedeep cleaningdeep concerndeep dish piedeep disputedeep downdeedeebdeeddeed fiildeed of arrangementsetset a broken boneset a clockset a good exampleset a high standardset a high value onset a legal precedentset a limitset a match toset a person on his feetsese constituer prisonnierse defendendose desimalse perdre
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın