dürbün ağı ne demek?
 Reticle, reticule. Reticle, reticule.
dürbün sehpa
- Ayakları uzayıp kısalabilen sehpa.
 Telescopic stand. Telescopic stand.
 Pied télescopique Pied télescopique
dürbün
- Uzaktaki cisimlerin görüntülerini büyütmeye veya yaklaştırmaya yarayan, objektif ve oküler adlı iki mercekten oluşan optik alet, bakaç.
- Gözetleme deliği.
- Bir takımyıldızın adı.
- Bk. uzgözler
- Ateşli silahların isabet yüzdesini artıran ve silaha monteli olarak kullanılan, hedefi belirli bir oranda yaklaştırarak gösteren optik malzeme.
 Telescope. Telescope.
 Field glass. Field glass.
 Field glasses. Field glasses.
 Binoculars. Binoculars.
 Small telescope. Small telescope.
ağı
- Zehir.
- Bir organizmayı tedirgin eden ya da öldüren özdek.
- Bir metal ya da alaşımın niteliğini bozan özdek.
- Bir tezgenin etkinliğini azaltan ya da yok eden özdek.
 Network of. Network of.
 Venom. Venom.
 Poison. Poison.
 Venom zehir. Venom zehir.
