dönük ne demek?

  1. Dönmüş, çevrilmiş (kimse)

    Ayağa kalkmıştı. Arkası bana dönüktü.

    S. F. Abasıyanık
  2. Yönelmiş.
  3. (en)Turned.
  4. (en)Facing.
  5. (en)Directed.

dönüklük

  1. Siyah ırkların bazılarında görülen, dudağın kalın ve dönük olma özelliği.
  2. Dönük olma.

dönü

  1. Dönme, dönüş, devir.
  2. Namlu içerisindeki yiv ve setlerin, mermi çekirdeğine kendi ekseni etrafında soldan sağa veya sağdan sola doğru verdiği dönüş ivmesi, dönüş yönü.
  3. Koşu yolunda, her birdönüşe verilen ad. Genellikle 400 m. olur.
  4. Temel parçacıkların ya da çekirdeğin açısal devinim büyüklüğünü belirtmekte kullanılan ve yüklerin parçacık ekseni çevresinde dönmesine ilişkin bir nitelik.
  5. (en)Lap.
  6. (en)Spin, act of causing to spin; twirling movement, rotation.
  7. (en)Spin.
  8. (al)Umdrehung der laufbahn
  9. (fr)Tour de piste

Türetilmiş Kelimeler (bis)

dönüklükdönüdönü atlamadönü denetçisidönü dizge geçişidönü nicem sayısıdönbabadöndercekdöndüdöndüreçdöndürendöbürdekdöd üz zeytundöderlein basilidögerdöğen
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın