cidal ne demek?

Kökeni: Arapça

  1. Savaş, savaşma, cenk.

    Onun büyük vatanperver olması için açık ve müspet bir cidale razı olması şarttı.

    H. S. Tanrıöver

    İnsan aklı almayacak kadar uzun ve kanlı bir cidal

    H. E. Adıvar
  2. Ağız kavgası, çekişme.
  3. Kavga, savaş, dövüş.
  4. Mücadele, kakışma
  5. Sözle mücadele. Ateşli konuşma. Niza.
  6. (en)Argument; quarrel, fight; conflict.

cidal etmek

  1. Kavga etmek

cidalci

  1. Düşünce ve fikirlerini ısrarla savunan kimse
  2. Savaşçı
  3. (en)Fighter.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

cidal etmekcidalcicidalcucidalecidadcidagocidago bölgesicidago fistülücidago yüksekliğicid
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın