canciğer kuzu sarması ne demek?

  1. İçlidışlı, candan, pek içten.
  2. (en)Very dear, intimate.

canciğer

  1. Çok yakın, sıkı fıkı, pek içten (arkadaş)
  2. (en)Chummy, friendly.

canciğer dost

  1. (en)Bosom friend, close friend, alter ego, chum.

kuzu

  1. Koyun yavrusu
  2. Bir meyve ve sebzeye bitişik olan küçük meyve veya sebze.
  3. Kuzu etinden yapılmış olan (yiyecek).
  4. Henüz annesinden ayrılmamış veya yaklaşık 6 aylığa kadar olan koyun yavrusu.
  5. Evmek, acele.
  6. (en)White starch made from the root of the wild kuzu plants Used in making soups, sauces, gravies, desserts and for medicinal purposes.
  7. (en)White starch made from the root of the wild kuzu plant Used in making soups, sauces, gravies, desserts, and for medicinal purposes.
  8. (en)White starch made from the roots of a prolifically growing, vining plant native to Asia It is used as a thickening agent for sauces, glazes and puddings, or in medicinal teas and soups It is said to have powerful medicinal qualities, among them, strengthening digestion and regularizing body temperature.
  9. (en)Yeanling.
  10. (en)Hogget.

sarma

  1. Saran, içine alan şey, zarf.
  2. Çevirme.
  3. Lahana, pazı ve üzüm yaprağının hazırlanan içle sarılmasıyla yapılan etli veya zeytinyağlı yemek.
  4. Bir ayakta alınan paralel veya dik olarak dikmelerin üzerine yerleştirilen direk.
  5. Sarılarak yapılan.
  6. Sarmak işi.
  7. Erkek dansçının kadın dansçıyı kollarıylasarması.
  8. Bir filmi ya da bir mıknatıslı kuşağı bir makaradan, bir göbekten öbür makaraya, göbeğe aktarma.
  9. Susuz sahra. Suyu olmayan çöl.
  10. (en)Winding.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

canciğercanciğer dostcanciğer olmakcanciğerlikcanccancağızcancancancanacancelkuzukuzu balığıkuzu besisikuzu böbreğikuzu budukuzu buğulamasıkuzu ciğerikuzu çevirmekuzu çevirmekkuzu derisikuzkuz yanıkuzakuzahkuzahiye
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın