blöfünü görmek ne demek?
Call smb.'s bluff.
call
- Aramak
- Telefon etmek, telefonda konuşmak
- Bağırmak, seslenmek, çağırmak
- Isimlendirmek, hitap etmek
- Söylemek, farzetmek
- Ziyaret etmek, uyandırmak
- Çağrıda bulunmak, haber vermek (kongre, toplantı)
- Bağırma, çağırma, bağırış, haykırma
- Ötüş ötme (kuş)
- Boru (avcılıkta)
blöf
- İskambil oyunlarında (özellikle pokerde) elini güçlü göstererek rakibi kandırma
- Karşısında kişiyi yanıltarak veya yıldırarak bir işten caydırmak için söylenen asılsız söz veya takınılan aldatıcı tavır, kurusıkı
- Karşısındakini yanıltmak veya yıldırmak için aslı olmayan şeyleri gerçekmiş gibi göstermek.
Four flush.
Bluff.
Guff.
Bluff
blöf yaparak kurtulmak
Bluff it out.
görmek
- Göz yardımıyla bir şeyin varlığını algılamak, seçmek
- Anlamak, kavramak, sezmek
- Yanına gidip konuşmak.
- Bir şey hakkında bir yargıya varmak, değerlendirmek.
- Belirli bir zamanın içinde bir olaya tanık olmak, yaşamak
- Yapmak, etmek.
- Kendisine yapılmak, bir davranışla karşılaşmak, maruz kalmak.
- Almak.
Transact.
Observe.