başından geçmek ne demek?

  1. Daha önce benzeri bir durumla karşılaşmış olmak; görüp geçirmiş bulunmak.

    Zira aşağı yukarı benim de başımdan böyle bir hikaye geçmişti.

    S. Ayverdi
  2. (en)Happen, experience, live through, pass through, fare, know.

başından almak

  1. Kurtarmak, sorumluluğunu almak.

başından aşağı kaynar sular dökülmek

  1. Üzüntülü veya kötü bir olay karşısında birdenbire büyük bir sıkıntı duymak.

geçmek

  1. Bir yerden başka bir yere gitmek
  2. Bir yandan girip diğer yandan çıkmak.
  3. Yol, araç veya akarsu bir yerin yakınından veya içinden gitmek.
  4. Bir duruma uğramak, konu olmak.
  5. Bırakmak, vazgeçmek.
  6. Yaşamak.
  7. Bir şeyi bundan böyle yapma durumunda olmamak
  8. Olmak, vuku bulmak, cereyan etmek
  9. Bk. göstermek
  10. (en)Pass into.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

başından almakbaşından aşağı kaynar sular dökülmekbaşından aşkınbaşından aşmakbaşından atmabaşından atmakbaşından beri işin içinde olmakbaşından büyük işe girişmekbaşından defetmekbaşından engellemekbaşındabaşında beklemekbaşında beyaz tüyler bulunan yaban ördeğibaşında değirmen çevirmekbaşında dert tütmekgeçmekgeçmek bilmemekgeçmek doldurmakgeçmegeçme ile tutturmakgeçme imigeçme karalığıgeçme kaynakgeçgeç anlamageç anlamakgeç anlayangeç anlayan kimse
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın