ağlamak ne demek?

  1. Üzüntü, acı, sevinç, pişmanlık aldanma vb.nin etkisiyle gözyaşı dökmek

    Ağlama ölü için, ağla diri için.

    Atasözü
  2. Ağaç budandığında kesilen yerlerden besi suyu veya öz su akmak.
  3. Sızlanmak, yakınmak

    Utanç ve kahırdan, yumruklarını ısıra ısıra bir zaman ağladı.

    A. İlhan
  4. Bir duruma üzülmek.

    Şu kara bahtıma ağlıyorum

  5. Üzülmek, üzüntü çekmek, kederlenmek

    Sen ağlayacağına düşmanların ağlasın.

    Şinasi

    Sanki her şeyde gönlümle beraber ağlıyor.

    N. Kemal
  6. Halinden şikayet etmek, kederini dile getirmek

    Ağlasam sesimi duyar mısınız mısralarımda

    O. V. Kanık
  7. Bir ölünün ya da kaybolan bir şeyin arkasından yas tutmak, yanmak

    Hayim Efendi akmayan göz yaşlarıyla babam için ağlıyor.

    Y. Z. Ortaç

    Sussun, sussun uzakta ölümüme ağlayan.

    N. F. Kısakürek
  8. Merhamet etmek, acımak
  9. (en)Turn on the waterworks.
  10. (en)Pipe one's eye.
  11. (en)Weep.
  12. (en)Give a cry.
  13. (en)Mourn.
  14. (en)Pule.
  15. (en)Shed tears.
  16. (en)Snivel.
  17. (en)Wail.
  18. (en)Whimper.
  19. (en)Yammer.
  20. (en)Bewail.
  21. (en)To weep / to whine.
  22. (en)To cry.
  23. (en)To sob.
  24. (en)To wail.
  25. (en)To mourn for.
  26. (en)To lament.

ağlamak para etmez

  1. Üzülmenin yararı olmaz.

ağlamak üzere

  1. (en)On the verge of tears.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

ağlamak para etmezağlamak üzereağlamakla yr ele girmezağlamaklıağlamaklı olmakağlamaklılıkağlamaağlama duvarıağlama duvarına dönmekağlama kriziağlama nöbetiağlaağlak
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın