öz indüksiyon ne demek?
Inductance.
öz indükleme
- Bir elektrik devresinde içinden geçtiği akımın değişmeleriyle oluşan indükleme.
öz
- Bir kimsenin benliği, kendi manevi varlığı, iç, nefis, derun, varoluş karşıtı
- "Kendine, kendi kendini" anlamlarında birleşik kelimeler türeten bir söz.
- Bir şeyin en kuvvetli veya kıvamlı bölümü, hülasa, zübde.
- Çıbanların içinde ölmüş dokudan oluşan irinle birlikte çıkan parça.
- Kendi, zat
- Bir şeyin temel ögesi, künh, zübde
- Bitkilerin kök, gövde ve dallarının boydan boya ortasında bulunan, hafif, gevrek ve çoğu yumuşak bölüm.
- Kan bağı ile bağlı olan, üvey olmayan
- İçine, arılığını, saflığını bozacak hiçbir şey karışmamış olan, saf, arı.
- Dere, çay.
indüksiyon
- Bkz. elektriklenme
- Bk. irgitim
- Bk. irkilim
- Endüksiyon
- Herhangi bir olayı başlatma, belli bir etken yardımıyla herhangi bir olayın başlamasına neden olma.
- Escherichia coli hücrelerinde, substrat varlığında o substrata özgü enzimin ortaya çıkması. Örnek: Ortamda laktozun varlığında birkaç dakikada 5000 molekül beta galâktozidaz enziminin meydana gelmesi.
- Anesteziye giriş, anestezinin başlangıç evresi.
- Düzenleyici bir proteinin etkinliğini değiştirmek için bir genin ekspresyonundaki artış.
- Bakteri hücrelerinde substrat varlığında o substrata özgü enzim veya enzimlerin üretiminin artması.
- Herhangi bir olayı başlatma, belli bir etken yardımıyla herhangi bir olayın başlamasına yardımcı olma.