çoğaltmak ne demek?

  1. Miktarını, sayısını, ölçüsünü artırmak

    Şüphe yok ki ölçüsüz bir para israfı bu borçları daha çoğaltacak, hiç azaltmayacaktı.

    P. Safa
  2. Çoğaltma makinesi kullanılarak sayısını artırmak, teksir etmek.
  3. (en)Clone.
  4. (en)Duplicate.
  5. (en)Increase.
  6. (en)Augment.
  7. (en)Multiply.
  8. (en)Copy.
  9. (en)Reproduce.
  10. (en)Aggrandize.
  11. (en)Manifold.
  12. (en)Propagate.
  13. (en)Scale up.
  14. (en)Enhance.
  15. (en)To increase.
  16. (en)To raise.
  17. (en)To reproduce.
  18. (en)To augment.
  19. (en)To propagate.
  20. (en)To multiply.
  21. (en)Accrue.
  22. (en)To make copies for distribution.
  23. (en)Heighten.
  24. (en)Raise.
  25. (en)Run off copies.
  26. (en)Strike through.
  27. (en)Swell.

çoğaltma

  1. Çok duruma getirme, teksir.
  2. Çoğaltmak işi.
  3. (en)Duplication.
  4. (en)Increase.
  5. (en)Augmentation.
  6. (en)Multiplication.
  7. (en)Aggrandizement.
  8. (en)Reproduction.

çoğaltma araçları

  1. Yazılı bir yapıttan fazla sayı elde etmek için kullanılan araçlar (basım ve çoğaltma makineleri gibi).
  2. (en)Printing means.
  3. (fr)Moyens d'impression, moyens de reproduction

Türetilmiş Kelimeler (bis)

çoğaltmaçoğaltma araçlarıçoğaltma hakkıçoğaltma hakkı mahfuzçoğaltma hakkı saklıçoğaltçoğaltançoğaltıçoğaltı tarihiçoğaltıcıçoğalçoğalabilirlikçoğalançoğalışçoğalma
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın