yoldaşlık etmek ne demek?
- Bir yolcuya katılmak, birlikte gitmek.
yoldaşlık
- Yoldaş olma durumu
Camaraderie.
yoldaş
- Yol arkadaşı.
- Arkadaş, dost
- Ortak bir görüşü benimseyenlerden her biri.
- Bir çiftyıldızın kütle bakımından küçük olan bileşeni.
- Arkadaş, dost; yol arkadaşı.
Comrade.
Consort.
Fellow.
Fellow traveller.
Companion.
etmek
- Bir işi yapmak
- Bir durumu ortaya çıkarmak.
- "İyi, kötü" zarflarıyla birlikte davranmak.
- Bulmak, erişmek
- Birini bir şeyden yoksun bırakmak.
- Herhangi bir değerde olmak
- Vermek.
- Eşit değer kazanmak.
Step.
Say.