yarım saat ne demek?
Half an hour.
half
- Ardı. Arka. Kendinden sonra gelen. Arka taraf.
- Yemin etmek. Andiçmek. Kasem etmek.
- Yarım
- Yarı
- Yarı yarıya
- Buçuk, yarı, devre, yarı saha
- Buçuk (for more than one)
- Kısmen
yarım saatlik
Half hour.
yarım saatte bir
Half-hourly.
saat
- Bir günlük sürenin yirmi dörtte birine eşit, altmış dakikalık zaman dilimi, zaman parçası
- Vakit, zaman
- Bir işin yapıldığı belli bir zaman.
- Günün hangi saati olduğunu gösteren alet
- Sayaç.
- Bir günün yirmi dörtte biri, saat. Zaman, vakit. Muayyen, belli bir vakit. Altmış dakikalık zaman.
O'clock.
Hour.
Watch.
Clock.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
yarım saatlikyarım saatte biryarım sağ etmekyarım sayfayarım serenyarım açı formülleriyarım adamyarım adımyarım ağızyarım ağızla yapılanyarımyarım akıllıyarım akıtmayarım altınyarım asalakyarıyarı açıkyarı açık anestezi yöntemiyarı açık cezaeviyarı açınıksaatsaat 5e kadar hazır olması gerekiyor.saat 9da geleceğiz.saat açısısaat açisisaat açmaksaat akrebisaat akrebi yönüsaat ayarısaat basi gözlemsaabsaadsaadesaadeddinsaadet