yağmurdan sırılsıklam olmuş ne demek?

1. Drenched with rain.

drenched

1. Sırılsıklam

yağmurdan kaçarken doluya tutulmak

1. Güç bir durumdan kurtulayım derken daha kötüsüyle karşılaşmak.
2. Jump out of the frying pan into the fire.

yağmur

1. Atmosferdeki su buharının yoğunlaşmasıyla oluşan ve yeryüzüne düşen yağışın sıvı durumda olanı, yağar, yağış, baran, bereket, rahmet
2. Çok ve sık düşen, gelen şey.
3. Çokluk, bolluk.
4. İklim olayının en önemli etkenlerinden biri; havayuvarındaki su buğusunun yoğunlaşmasıyla oluşan ve yeryüzüne düşen yağışın sıvı durumda olanı.
5. gökten damlalar halinde düşen su
6. Hava yuvarındaki su buğusunun yoğunlaşmasıyla oluşan ve yeryüzüne düşen yağışın sıvı durumunda olanı.
7. Pluvial.
8. Pluvious.
9. Barrage.
10. Waterworks.

sırılsıklam

1. Büsbütün ıslak, çok ıslak, sırsıklam.
2. Sodden.
3. Soaked.
4. Soaking.
5. Soggy.
6. Sopping.
7. Soaked to the skin.
8. Sopping wet.
9. Soaking wet.
10. Wet through.

olmuş

1. Olgunlaşmış, ergin.
2. Done.
3. Happened.
4. Grown.
5. Ripe.
6. Has been.
7. Has become.
8. Completed.
9. Mature.
10. Cut and dried.

Türetilmiş Kelimeler (bis)