yüksek mertebeii diferansiyel ne demek?
Higher order differential.
Différentielle d'ordre supérieur
higher
- Ileri
- Daha yüksek.higher criticism Kitabı Mukaddes yazılarının tarih, amaç, kaynak ve derlenmesini inceleme
yüksek
- Altı ile üstü arasındaki uzaklık çok olan
- Belirli bir yere göre daha yukarıda bulunan
- Güçlü, etkili, şiddetli.
- Derece veya makamı bakımından üstün.
- Normal değerlerin üstünde olan, çok
- Erdemli, faziletli.
- Toplum içinde para, ün vb. bakımından üstünlüğü olan.
- Yukarıda, üst tarafta olan yer
Elevated.
Exalted.
yüksek açınık
- Dil yüksekte tutularak söylenen açınık.
Voyelle haute
mertebe
- Aşama, derece, rütbe
- Evre, safha.
- Bk. basamak
- Derece. Basamak. Rütbe. Paye.
Place.
Point.
Quality.
Rate.
State.
Estate.
diferansiyel
- Dönemeçlerde otomobilin iki arka tekerleğinin ayrı hızla dönmesini sağlayan bir dişli aygıt.
- Özellikle fonksiyonların değişmeleriyle ilgili matematik dalı.
- Bk. türetik
- Bk. ayıraç
Differential.
Differential gear.
Türetilmiş Kelimeler (bis)
yüksekyüksek açınıkyüksek alan kaymasıyüksek alaşım çeliğiyüksek anlıksal süreçleryüksek arazi vaşağıyüksek ateşyüksek ateşim var.yüksek atlamayüksek atlama sırığıyükseğe atmakyükseğe pompalamakyükseğine gitmekyükyük kütle oranıyük akımıyük aktarım dedektörleri, CTDyük aktarımımertebei aliyemertebei balamertebei kusvamertebemertebelememerteba