unprejudiced ne demek?
- Ön yargısız
- Tarafsız
- Peşin hükümsüz
- Haklarına dokunmayan
ön
- Bir şeyin esas tutulan yüzü, arka karşıtı
- Bir şeyin esas tutulan yüzünün baktığı yer, karşı
- Bir kimsenin ilerisi
- Yakın gelecek zaman.
- Giyeceklerin genellikle göğsü örten bölümü
- Önce olan, ilk.
- Civar, yöre.
- Benzerler arasında bakılan veya gidilen yönde olan
- Bk. anteriyör
Front.
unprecedented
- Örneğine rastlanmamış
- Benzeri yaşanmamış
- Eşi benzeri görülmemiş
- Öncelsiz
- Benzeri görülmemiş, yeni.
unpredi
- Kararsız