uğul uğul ne demek?

  1. Uğultulu olarak.

uğultulu

  1. Uğultusu olan, uğultu çıkaran.
  2. (en)Howling.

uğuldama

  1. Uğuldamak işi.
  2. Uğuldamak işi.
  3. (en)Roaring, whistling, humming, roar, sough.

uğuldamak

  1. Sürekli gürültülü, boğuk ve anlaşılmaz ses çıkarmak
  2. Beyinde, kulakta uğultu olmak
  3. Bağlı olduğu yükseltecin topraklama sorununa bağlı olarak, gitar manyetikleri dış manyetik bir alandan etkilendiğinde veya tekli manyetikler kullanıldığında daha belirgin olan, ses sinyalinin verilmediği anda hoparlörden uğultu gelmesi.
  4. (en)Ping.
  5. (en)Sing.
  6. (en)To hum.
  7. (en)To buzz.
  8. (en)To howl.
  9. (en)To boom.
  10. (en)To roar.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

uğuldamauğuldamakuğuldamamakuğuldayanuğuldayışuğultuuğultu çizgisiuğultu önleme bobiniuğultu önleyiciuğultuluuğanuğanbikeuğluuğra
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın