tutulan yol ne demek?

  1. (en)Run

run

  1. III-XIII. yüzyıllarda İngiliz İskandinav dillerinde kullanılan alfabenin harflerinin her biri.
  2. Göktürk yazıtlarında kullanılan yazı türünün harflerinden her biri.
  3. Koşmak
  4. Gidip gelmek (arasında)
  5. Talep, rağbet
  6. (en)To go swiftly; to pass at a swift pace; to hasten.
  7. (en)To flee, as from fear or danger.
  8. (en)To steal off; to depart secretly.
  9. (en)To contend in a race; hence, to enter into a contest; to become a candidate; as, to run for Congress.
  10. (en)To pass from one state or condition to another; to come into a certain condition; often with in or into; as, to run into evil practices; to run in debt.

tutulan balık miktarı

  1. (en)Take.

tutulan çerçeve

  1. (en)Hold frames

yol

  1. Karada, havada, suda bir yerden bir yere gitmek için aşılan uzaklık, tarik.
  2. Karada insanların ve hayvanların geçmesi için açılan veya kendi kendine oluşmuş, yürümeye uygun yer
  3. Genellikle yerleşim alanlarını bağlamak için düzeltilerek açılmış ulaşım şeridi
  4. İçinden veya üstünden bir sıvının geçtiği, aktığı yer.
  5. Gidiş çabukluğu, hız.
  6. Davranış, tutum, gidiş veya davranış biçimi
  7. Uyulan ilke, sistem, usul, tarz, tarik.
  8. Yolculuk.
  9. Kolcuğun veya anahtarın konumlarından her biri.
  10. Elektronlar, iyonlar veya moleküller gibi taneciklerin hareket ettiği iz, patika.

Türetilmiş Kelimeler (bis)

tutulan balık miktarıtutulan çerçevetutulan plaklar listesitutulan sözcüktutulan sututulantutulandırantutulamaktutututu alantutu bankasıtutu belgesitutu belgitituttut kelin perçemindentut tuttutacaktutaçyolyol açan kimseyol açıklığı dilemekyol açınyol açmayol açmakyol adıyol adiyol ağzıyol almayoyo heave hoyo hoyo yoyob
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın