to stick around ne demek?
- Beklemek
beklemek
- Bir iş oluncaya, biri gelinceye değin bir yerde kalmak, durmak
- Süre tanımak, acele etmemek
- Bir şeyi, bir kimseyi gözetmek, korumak, muhafaza etmek.
- Ummak
- Karşılaşma ihtimali bulunmak
- Aramak, istemek
- Oyalanmak.
Mark time.
Wait.
Wait for.
to stick in
- Sokmak
to stick into
- Batırmak
stick
- Saplamak
- Yapıştırmak, yapışmak
- Batmak (iğne, diken)
- Delmek
- Batırmak
- Sokmak
- Çakmak
- Saplanıp kalmak, hareket edememek, kopmamak
- Tahta parçası, değnek, baston, çubuk sopa, ağaç, sırık, tahta
- Sıkışmak; takılmak
around
- Aşağı yukarı, yaklaşık, sularında
- Civarı
- Orada burada, oraya buraya
- (edat) etrafına, etrafında
- Yakında, civarda, civarında
- Dört bir yanına, dört bir yanında
- Şurada burada
- Etrafta, çevrede, bu civarda
Türetilmiş Kelimeler (bis)
to stick into stick intoto stick onto stick outto stick sth outtoto a callto a certain degreeto a conversationto a crumbto a dayto a degreeto a distanceto a faultto a great extenttt 1t 3T antijenleriT bağımlı antijenstickstick aroundstick atstick at nothingstick bystick instick in ones throatstick in the mindstick in the mudstick insectstichstich upstichomythy stichomythiastichosomestiaulusstibenstibialismstibiationstibie