to need to urinate ne demek?

  1. Sıkışmak

sıkışmak

  1. Birbirine basınç yapacak kadar yaklaşmak
  2. Basınçla iki şey arasında kalmak.
  3. Dar bir yere zorla sığmak veya sığdırılmak
  4. Zor bir durumda kalmak
  5. Sıkıntı ve darlık vermek, çarpıntı duymak.
  6. Tuvalet ihtiyacı gelmek.
  7. (en)Jam.
  8. (en)Jam in.
  9. (en)Be stuck.
  10. (en)Tighten.

to

  1. -e
  2. -e doğru, yönüne doğru, tarafına
  3. Ile
  4. -e kadar, -e değin, derecesine kadar
  5. -e dair
  6. -e nazaran, -e nispetle
  7. -e göre
  8. Hakkında, için
  9. Mak, mek (mastar edatı).
  10. -e dogru

to a call

  1. çağrıyı yanıtlamak

need

  1. Zahmet, meşakkat
  2. Muhtaç olmak, gerekmek
  3. Gereksemek, istemek
  4. Bela, musibet
  5. İhtiyacı olmak
  6. İhtiyaç, lüzum, gereklik
  7. Eksiklik
  8. Yolsuzluk, fakirlik zaruret
  9. Muhtaç olmak
  10. Lazım olmak

to

  1. -e
  2. -e doğru, yönüne doğru, tarafına
  3. Ile
  4. -e kadar, -e değin, derecesine kadar
  5. -e dair
  6. -e nazaran, -e nispetle
  7. -e göre
  8. Hakkında, için
  9. Mak, mek (mastar edatı).
  10. -e dogru

Türetilmiş Kelimeler (bis)

toto a callto a certain degreeto a conversationto a crumbto a dayto a degreeto a distanceto a faultto a great extenttt 1t 3T antijenleriT bağımlı antijenneedneed documentneed the spurneed toneed to know principleneededneederneedfulneedfullyneedfulnessneeneec
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın