to coil ne demek?

  1. Dolamak

dolamak

  1. İplik, şerit, tel vb. nesneleri bir şeyin üzerine döndürerek sarmak.
  2. Sarmak, kavuşturmak
  3. (en)Wind.
  4. (en)Twist.
  5. (en)Whirl.
  6. (en)Rotate.
  7. (en)Coil up.
  8. (en)Cincture.
  9. (en)Coil.
  10. (en)Enlace.

to coil sth up

  1. Kangallamak

to coil up

  1. Sarmak

coil

  1. Bir mıknatıs ve bu mıknatısın çevresine sarılmış, oluşturduğu manyetik alan yoluyla çalgıdaki tel titreşiminin ses sinyaline dönüşümüne olanak sağlayan ve dışına yapıştırılan bir bez ile yalıtılan iletken tel yumağından oluşan alet.
  2. Sarmak, dolamak, kangal yapmak, bukle yapmak, sarılmak, dolanmak
  3. Kangal
  4. Sarmak veya sarılmak
  5. Halka, kangal şeklinde boru
  6. Halka şeklinde kıvrılmış saç
  7. Elek bobin
  8. Kangal etmek veya olmak
  9. Roda etmek primary coil birinci devre bobini

Türetilmiş Kelimeler (bis)

to coil sth upto coil upto cointo coincideto coincide withto coagulateto coalesceto coatto coat with zincto coaxto cackleto cajole sbto caketo calto calcifytoto a callto a certain degreeto a conversationto a crumbto a dayto a degreeto a distanceto a faultto a great extenttt 1t 3T antijenleriT bağımlı antijencoilcoil aerialcoil annealing furnacecoil antennacoil assemblycoil capacitycoil clutchcoil housingcoil ignitioncoil insulatorcoifcoiffeurcoiffeusecoiffurecoign
Yorumunuzu ve bilginizi paylaşın