to cavitate ne demek?
- Oymak
oymak
- Aşiret
- İzcilikte küçük birlik.
- Hemen hemen benzer veya aynı tür yıldızlardan oluşmuş, Samanyolunun seyrek yapılı genç kümelerinden her biri.
- Keskin, sivri uçlu bir cisimle bir şeyi yontarak veya delerek çukur oluşturmak
- Kumaş vb.ni girintili bir biçimde kesmek.
- Ekşitle metal üzerinde iz bırakmak.
- Birçok boydan oluşan, göçebe ya da yerleşik topluluk, aşiret.
- Semt, mahalle.
- Arazinin alçak, çukur yeri.
- Hısım, akraba.
to cave
- Çökmek
to cave in
- Göçmek
Türetilmiş Kelimeler (bis)
to caveto cave into cackleto cajole sbto caketo calto calcifytoto a callto a certain degreeto a conversationto a crumbto a dayto a degreeto a distanceto a faultto a great extenttt 1t 3T antijenleriT bağımlı antijencavitationcavitarycavitascavitas glenoidaliscavitcavicaviacavia apereacavia cobayacavia cutleri