tenakuza düşmek ne demek?
- Birbiriyle çelişen sözler söylemek.
tenakuzat
- (Tenakuz. C.) Tenakuzlar. (Osmanlıca'da yazılışı: tenakuzât)
tenakuz
- Konuşmada beyan edilen söz ve fikirlerin birbirine zıt olması.
- Anlam aykırılığı, çelişme, çelişki.
- Bk. çelişki
- Sözün birbirini tutmaması.
Contradiction.
Being contradictory.
düşmek
- Yer çekiminin etkisiyle boşlukta, yukarıdan aşağıya inmek
- Durduğu, bulunduğu, tutunduğu yerden ayrılarak veya dayanağını, dengesini yitirerek yukarıdan aşağıya inmek
- Yere devrilmek, yere serilmek.
- Hava taşıtları kaza sonucu hızla yere inerek çarpmak.
- Vücuda bol gelen giysi aşağı kaymak.
- Yağmak.
- Vurmak, değmek, rastlamak
- Vakti gelmeden ölü doğmak.
- Sâkıt olmak, sukut etmek.
- Arkasından gitmek, peşini bırakmamak
Türetilmiş Kelimeler (bis)
tenakuzattenakuztenakuzsuzluk prensibitenakulumtenakustenakusattenakkitenakkubtenakkultenakkurtenakkustenabtenabilitytenabletenablenesstenabüzdüşmekdüşmek sukut etmekdüşmek üzere olmakdüşmedüşme alçalmadüşme dengesidüşme eğilimi olandüşme hastalığıdüşmandüşman ağzıdüşman başınadüşman çatlatmakdüşman düşmana gazel okumazdüşdüş azmasıdüş bakısıdüş çalışmasıdüş eylemek