teşkil etmek ne demek?

1. Oluşturmak, ortaya çıkarmak.

   Bazen o kadar güzel ve orijinal şeyler söylüyordu ki onları dinlemek itaba ve hücuma maruz kalan için bile bir zevk teşkil ediyordu.

   İ. A. Gövsa

2. Constitute.

teşkil lahikası

1. Bk. yapım eki

teşkil

1. Oluşturma, ortaya çıkarma, meydana getirme
2. Oluşum.
3. Örgütleme.
4. Vücud vermek. Suretlendirmek. Şekil vermek. Meydana getirmek.
5. Formation.
6. Organization.
7. Forming.
8. Organizing.

etmek

1. Bir işi yapmak
2. Bir durumu ortaya çıkarmak.
3. "İyi, kötü" zarflarıyla birlikte davranmak.
4. Bulmak, erişmek
5. Birini bir şeyden yoksun bırakmak.
6. Herhangi bir değerde olmak
7. Vermek.
8. Eşit değer kazanmak.
9. Step.
10. Say.

Türetilmiş Kelimeler (bis)