tat veya lezzet vermek ne demek?
Flavor
flavor
- İlaç olarak kullanılan bir şuruba tat veren etkisiz madde
- Lezzet, tat, çeşni
- Tat veren şey
- Lezzetli şey
- Koku, rayiha
- Tat veya lezzet vermek
- Lezzet katmak, çeşni vermek
tat
- Tatlılık.
- Bazı cisimlerin tat alma organı üstünde bıraktığı duyum
- Hoşa giden durum, lezzet, zevk
- Dilsiz.
- Türklerin egemen olduğu yerlerde yaşayan Arap veya İranlılar.
- Hazar Denizi kıyısında, İran Azerbaycanı sınırında yaşayan, İran soyundan olan bir topluluğun adı.
- İran kaynaklı sözlü geleneği koruyan öykülere verilen ad.
- Hayvanların yedikleri yemlerden aldıkları haz duyusu.
Complementary and alternative medicine.
Gunny cloth made from the fiber of the Corchorus olitorius, or jute.
tat alma
Palate.
veya
- Ayrı olmakla birlikte aynı değerde tutulan iki şeyi anlatan kelimelerden ikincisinin önüne getirilen söz, ya da, yahut
- Olacağı sanılan, seçime bırakılan şeyler ikiden çok olursa kullanılan bir söz.
lezzet
- Ağız yoluyla alınan tat
- Herhangi bir şey karşısında duyulan zevk, haz
- (C.: Lezzat) Tad, çeşni. Hoş ve güzel olan şey.(Dünyanın akıbeti ne olursa olsun, lezaizi terketmek evladır. Çünki, akıbetin ya saadettir, saadet ise şu fani lezaizin terkiyle olur. Veya şekavettir. Ölüm ve idam intizarında bulunan bir adam, sehpanın tezyin ve süslendirilmesinden zevk ve lezzet alabilir mi? Dünyasının akıbetini küfür saikasiyle adem-i mutlak olduğunu tevehhüm eden adam için de terk-i lezaiz evladır. Çünki, o lezaizin zevaliyle vukua gelen hususi ve mukayyed ademlerden adem-i mutlakın elim elemleri her dakikada hissediliyor. Bu gibi lezzetler, o elemlere galebe edemez. M.N.)
Taste.
Flavor.
Flavour.
Good taste.
Savour.
Relish.
Daintiness.